Kimiz, nereden geliyor, nereye gidiyoruz?
Ayda bir yayınlanacak olan “Bilim ve Sosyalizm” dergisinin ilk sayısı ile karşınızdayız.
İnternet dergisi olarak başladı. En kısa zamanda basılı olarak da okuyuculara sunulacaktır.
“Müjde”, demek için çok sebebimiz var.
Öncelikle belirtelim ki, işçi sınıfının önderlerinden, 40 yıllık sınıf mücadelesi tecrübelerinden gelen bir yayın kurulu kadrosu ile başlıyoruz yayın hayatına.
Sınıfın içinden gelen, sayısız mücadelelerde pişen, sınıf mücadelesinin pratiğini teorilerle de yoğuran bir kadro…
Öte yandan, Türkiye sosyalist hareketinin son 50 yılındaki her süreci, her birliği, her ayrışmayı, her sıçramayı tecrübelerinde biriktirmiş bir kadro…
Sınıfsız toplum idealini dogmatik kalıplardan kurtaran, maddeyle, gerçekle, olgulara yoğurdukça güçlendiren bir kadro…
Bilimsel sosyalizmin kuramlarını ve çeşitli ülkelerin devrimci pratiklerini dikkatle inceleyen kadrolar, ideolojinin ve programın bizim topraklarımıza, bizim insanımıza ve bizim gereklerimize uygun olması halinde gerçekçi ve doğru olacağını da bilmektedir.
Bunun için de, kendi tarihimize, tarihimizdeki devrimci dinamiklere yaslanmak, bizim topraklarımız ve bizim insanımız için gereklilik olduğu kadar, geleceğin programlarında başarılı olabilmenin sırrıdır aynı zamanda. Bize ait milli demokratik devrim, bize ait sosyalist ilerleme…
Toplumdan, değişimden ve ilerlemeden beslenmeyi esas alan bir öğrenci, aynı amacı farklılıklarla sunanları anlamaya çalışan bir derviş, eleştiriyi, yanlışı düzeltmenin dost eli olarak gören bir kadro…
NASIL BİR DERGİ?
Sınıfsız toplum ideali, maddenin ve diyalektik yaklaşımın eseridir. Dergimiz de bilimi, toplumsal ilerlemenin ve devrimci sıçramaların ihtiyacı olarak, ayrıca önemsemektedir.
Evrensel ve ulusal pratikleri değerlendirerek bilimsel sosyalist teorinin derinleşmesine katkıda bulunmaya, teorinin ülkemiz insanı ve toplumu için maddeye daha da uyumlu olabilmesi için çalışmalar yapacaktır.
*
Emekçi sınıf ve tabakaların, halkımızın, milletimizin, ülkemizin ve insanlığın sorunları, bilim insanlarıyla değerlendirilecek, okuyucuyla birlikte derinliğine irdelenecektir. Bu nedenle dergimizin yazar kadrosu, dönemsel ya da sürekli yazacak olan bilim insanlarıyla büyüyecek ve güçlenecektir.
*
Dergimiz, emekçi sınıf ve tabakaların ilerleme çabalarının önündeki engelleri aşmalarına katkıda bulunacak, ideolojik, siyasal ve örgütsel sorunlarını dosya konusu olarak da ele alacaktır.
*
Çürüyen, çöken kapitalist sistem, eğitimde, sanatta ve kültürde de çürümeleri beraberinde getirmektedir.
İnsanlık yarınlarında, bir yandan bölüşüm ilişkilerini yeniden düzenleyecek, bir yandan da eğitimli, aydın, sorgulayan, paylaşımcı ve dayanışmacı toplumu yaratmaya çalışacaktır. Bu çabada eğitim, sanat ve kültür, yeni insanı yaratmada en önemli dayanaklardır.
Dergimiz, bugünün çürüyen kültürünü ve sanatını analiz edecek, geleceğin insanının düşünsel ufkuna, düşünce dünyasına katkıda bulunmaya çalışacaktır.
*
Sınıflı toplumların en fazla açı çeken katmanları olan kadınların, çocukların, engellilerin ve yaşlıların bugüne dair sorunlarını ele almak, yarının paylaşımcı ve özgür dünyasındaki konumlarını tartışmak, bilimsel planlar yapmak gerekmektedir. Dergimizin bir soluğu da bu olacaktır.
KİMLER İÇİN DERGİ?
Dergimiz yukarıdaki satırlarda belirtildiği gibi memurların da içinde bulunduğu işçi sınıfı içindir, topyekûn emekçi sınıf ve tabakaların ihtiyacı içindir.
Çıkarları emperyalizmle çatışan bütün milli sınıf ve kesimler içindir.
Ülkemizin bağımsızlığı içindir, üniter devlet içindir.
İnsanların tarikatların ve aşiretlerin kulu olmaktan çıkarıldığı demokratik Türkiye, aydınlanmacı ve laik Türkiye içindir.
Mustafa Kemal Atatürk’ün emanet ettiği Tam Bağımsız ve Gerçekten Demokratik Türkiye içindir.
TÜRKİYE İTTİFAKI
Dergimiz, ABD ve AB emperyalizmi ile doğrudan ya da dolaylı ilişki kurmamış her sınıfı ve her örgütü kucaklamayı amaçlamaktadır.
Ayakları Türkiye toprağına basan ve ülkemizin bağımsızlığını isteyen her akımın, sosyalistlerin, Kemalistlerin ve ülkücü grupların, partilerin ya da platformların, Bağımsızlık, Halkçılık, Devletçilik, Cumhuriyetçilik ve Laiklik için güçlerini ve düşüncelerini birleştirmeleri için Devrimci bir çaba gösterecektir.
“İktidar seçeneği” denerek topluma dayatılan Cumhur İttifakı ve Millet İttifakı ve bu ittifakları oluşturan partiler, dış politikada, ekonomide, eğitimde ve sağlıkta, benzer fikirleri söylemekte, benzer programları savunmaktalar. Hepsi piyasacı, hepsi özelleştirmecidir. Hepsinin iktidarları sırasında kamu kurumları satılmış, kapatılmış, Cumhuriyetin ve Atatürk’ün yarattıkları yıkılmıştır.
2008’den beri içinde bocaladığımız, her geçen gün daha da derinleşen ekonomik krizin asıl sebebi de budur, piyasacılıktır, devletin ekonominin dışına itilmesidir, cumhuriyetin kamu ekonomisinin tasfiye edilmesidir, yabancı sermayeye sağlanan sınırsız özgürlüklerdir.
Seçmenler, birbirine benzeyen Cumhur İttifakı ve Millet İttifakı arasında bir tercihe zorlanmakta, başka bir çözüm yokmuş gibi bir algı yaratılmaktadır.
Oysa bu iki grubun çare olmadığını görerek ikisinden de uzaklaşan ciddi bir potansiyel söz konusudur.
Oysa bu iki gruba başında beri mesafeli olan ciddi bir potansiyel vardır.
Dahası, bu iki ittifakın dışındaki örgütler, halkçıdırlar, kamucu, devletçidirler, cumhuriyetçi ve laiktirler. Ve ülkenin bağımsızlığını istemektedir hepsi.
Tek sorun, bu büyük potansiyelin dağınık olmasıdır.
Bugün dağınık durumda olan bu potansiyelin bir araya gelmesi halinde çığ gibi büyüyecek bir enerjinin açığa çıkacağı ve Türkiye’nin en büyük siyasal ittifakını yaratacağı çok açıktır.
Öte yandan dağınıklık, halkımızı çaresiz ve güçsüz bırakmış, çeşitli sorunların altıda çırpınır olmuşlardır.
Bu güçbirliğinin oluşturulması, bütün vatanseverler için en önemli görev olmalıdır.
Soruna böyle yaklaşan dergimiz için de, güçbirliğinin sağlanması için olanaklarını seferber edecektir.
Bu nedenle yayın hayatına, tam da konuyu tartışmaya açarak başlıyoruz.
Sonraki sayıda da bu konuyu işlemeyi sürdüreceğiz. Güçbirliği içinde olması gereken partilerin, platformların ve görüşleri merak edilen aydınların yazılarını yayınlayacağız.
BİRİNCİ SAYIDA NELER VAR?
1-) Sosyalist Cumhuriyet Partisi Genel Başkanı Sayın Mehmet Bedri Gültekin’in “Türkiye İttifakı’ neden gerekli, amacı ne olmalı ve kimlerden oluşmalı” sorularına cevap geren önemli bir yazısı ile tartışmayı başlatıyoruz.
2-) Özgür Uyanık ve Mustafa Pala arkadaşlarımızın Şili deneyi hakkındaki yazılarını, böyle bir ittifakın büyük başarılar kazanacağının örneği olarak dikkatinize sunuyoruz.
3-) Uluslararası ilişkilerin fırtınalı günler yaşadığı, Karadeniz’in ve Montrö Boğazlar Sözleşmesinin bağımsızlığımız ve üniter devletimiz için öneminin tırmandığı günlerde Sayın Cem Gürdeniz’in yazdığı dış politika değerlendirmesini dikkatinize sunuyoruz.
4-) Bu sayımızın diğer yazısı, derinleşen krizin kaçınılmaz olarak tetikleyeceği işçi hareketine dair Sayın Yıldırım Koç’un “İkinci Bahar Eylemleri Dalgası Ve Siyasi Önderlik” başlıklı önemli yazısı.
Okurlarımızın bütün yazıları önemle okumasını, notlar almasını, yazarlarıyla ve dergi yönetimiyle temasa geçerek fikirlerini iletmelerini bekliyoruz.
*
Gelecek bizlerin elinde.
Umutlanmamız için sayısız sebep var.
Biz emekçileriz, biz milletin kendisiyiz.
*
Bütün okurları saygıyla ve sevgiyle selamlıyorum.
Mehmet Akkaya
Bilim ve Sosyalizm Dergisi Genel Yayın Yönetmeni